Bitcoin ve Altın Fiyatını Artıran Asıl Olay Bu Mu? Uzman, Bilinmeyen Sebebi Açıkladı

Piyasa gözlemcilerine göre, 2028 yılına kadar Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) %106’sına ulaşacağı tahmin edilen ABD hükümetinin artan borcu, altın fiyatları ve Bitcoin’deki (BTC) son artışları kısmen yönlendiriyor. Hazine piyasasının ülkenin mali gidişatı konusundaki göreceli sakinliğine rağmen, ABD devlet borcunun kontrolsüz büyümesi giderek daha fazla dikkat çekiyor.

Kongre Bütçe Ofisi’ne göre, ABD bütçe açığı 2023 mali yılında 1.7 trilyon dolara çıktı ve 2034 yılına kadar 2.6 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Kamuya ait ABD hükümet borcu ise 2020 başında 17 trilyon dolar ve 2007’de 5 trilyon dolar iken 2034’te 27 trilyon dolara yükselecek.

Analistlere göre bu kötüleşen gidişat, enflasyona ve ABD para biriminin değer kaybeden satın alma gücüne karşı bir koruma olarak yaygın bir şekilde kullanılan Bitcoin ve altına olan talebi artırdı. Jefferies Küresel FX Başkanı Brad Bechtel, “ABD’nin borç döngüsüne ilişkin endişeler, paranın ve özellikle de itibari paranın değer kaybetmesi piyasayı yönlendiriyor” dedi.

Artan borç, yatırımcıları Bitcoin ve altına daha fazla yönelmeye itti. Bechtel sözlerine şunları da ekledi: “İtibari paranın değer kaybetmesine ilişkin endişeler genellikle altın yatırımcılarını harekete geçiren unsurlardan biridir.”

Altın geçen hafta, merkez bankalarının faiz indirimi beklentileri ve yabancı merkez bankalarının rezervlerini çeşitlendirmek amacıyla yaptıkları alımların etkisiyle ons başına 2.431 dolara ulaşarak rekor kırdı. Bu kısmen enflasyon kaygılarından kaynaklanıyor ve aynı zamanda jeopolitik bir anlaşmazlıkta olası ABD yaptırımlarına karşı korunmanın bir yolu.

George Mason Üniversitesi’nde Ekonomi Profesörü olan Lawrence H. White, artan borç ve açığın barış zamanında tam istihdamla çalışan bir ekonomide meydana gelmesinden duyduğu endişeyi dile getirdi. White, “Normalde bütçe fazlası vermeniz gereken zaman budur ve biz buna yaklaşmış bile değiliz. Dolayısıyla bir sonraki resesyonda borçlarımız daha da artacak.”

*Yatırım tavsiyesi değildir.