Michael Saylor Bitcoin ve kripto varlıkların geleceğine ilişkin görüşlerini açıkladı

MicroStrategy’nin başkanı Michael Saylor, Bitcoin ’in değer artışı, Wall Street’in BTC’ye yönelik ilgisi ve şirketin stratejik planları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Saylor’a göre, Bitcoin’in bir “dijital altın” olarak görülmesi ve yeni bir varlık sınıfı olarak tanınması, Wall Street’in ilgisini çekiyor. Özellikle BlackRock CEO’su Larry Fink’in liderliğinde Bitcoin ETF’lerinin piyasaya sürülmesi, BTC’nin ekonomik belirsizliklere karşı bir koruma aracı olarak benimsenmesini hızlandırıyor.

Saylor, Bitcoin fiyatı nın artmasının ardında, ABD Merkez Bankası’nın faiz oranlarında düşüşe gitme sinyali, büyük bankaların Bitcoin saklama hizmetleri sunması ve ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) spot Bitcoin ETF’lerini onaylamasının yattığını belirtti. Bu faktörlerin yanı sıra, yaklaşan ABD başkanlık seçimlerinin ardından kripto piyasasında düzenleyici netlik sağlanmasının, Bitcoin ve diğer kripto varlıkların fiyatlarını olumlu etkileyebileceğini öngörüyor.

Michael Saylor’a göre Bitcoin talebi fırlayacak

Saylor, seçim sonrası düzenleyici netliğin yatırımcı güvenini artıracağını ve faiz oranlarının düşmesiyle birlikte Bitcoin’e olan talebin yükseleceğini düşünüyor. Bu düzenlemelerin, yatırımcıların geleneksel varlıklardan Bitcoin’e geçişini hızlandırabileceğini belirten Saylor, BlackRock ve Fidelity gibi devlerin de bu geçişte etkili bir rol oynadığını ifade etti.

Diğer kripto paralara dair görüşlerini de paylaşan Saylor, Bitcoin dışındaki dijital varlıkların düzenleyici belirsizlik nedeniyle “gri bir alanda” bulunduğunu savunarak, MicroStrategy’nin stratejisini yalnızca Bitcoin üzerine kurduğunu vurguladı.

Saylor, ABD hükümetinin elindeki BTC’leri elden çıkarmak yerine bir stratejik rezerv olarak tutmasının Bitcoin’in gelecekteki değeri için önemli bir işaret olduğunu belirtti. Bitcoin’in değerinin önümüzdeki yıllarda 10 trilyon dolara kadar çıkabileceğini düşünen Saylor, MicroStrategy’nin bu yükselişten faydalanmak adına kendini konumlandırmaya devam ettiğini söyledi.